18 Şubat 2013 Pazartesi

İcralıkların dikkatine: İtirazınıza güvenmeyin!

Selam, bunu derhal yetiştirmem lazım...

Haftasonu Adana'daydım, ailemi görmeye gitmiştim. Babam "avukatlık çok sağlam sinir gerektiriyor" diyerekten başına gelen bir işi anlattı.

Alacaklı, borçlu müvekkile icra takibi başlatıyor. Borçlu süresinde itiraz ediyor, takip duruyor. Fakat itiraz alacaklıya tebliğ edilmemiş.

İtirazın iptali davası açmak için bir yıllık hak düşürücü süre, itirazın tebliğiyle başlıyor, malumunuz. Alacaklı taraf, itirazın (tebliğinden değil, dosyaya girişinden) bir yıl sonra dosyada işlem yapmaya gidiyor. Muhtemelen dosyayı yenilemeye gitmiştir, somut olayın detayını bilmiyorum.

Talebi, dosyada itiraz olduğu için reddediliyor. (Bilmeyene not: İcra dosyasında borçlunun itirazı varsa alacaklı işlem yapamaz.) Bu red kararından da bir yıl geçtikten sonra, alacaklı itirazın iptali için dava açıyor.

Dava: İtiraz bize tebliğ edilmediği için dava açma süremiz de kaçmış olamaz. Bu itiraz iptal edilsin.

Savunma: Alacaklı taraf, şu tarihte dosyaya işlem yapmak istemiş fakat dosyada itiraz bulunması sebebiyle talebi reddedilmiştir. Yani artık itiraz, alacaklının bilgisi dahilindedir. Bunun üzerinden de bir yıldan fazla zaman geçmiş, hak düşmüştür. Davanın reddi gerekir.

Karar: Davanın kabulüne, itirazın iptaline.

Temyiz sonucu: Kararın onanmasına. (Bu kararı keşke isteseymişim; babamdan isteyip paylaşacağım.)

Hadi buyrun buradan yakın.

Bu konuda düşünürken aklıma başka bir şey geldi. İtiraz süresinin tebliğden başlaması bence çok saçma. Çünkü bir yıl boyunca işlem yapmazsan dosya zaten düşüyor, onu zaten yenilemen ve borçluya yeniden ödeme emri yollaman lazım. Düşmüş takibin hangi itirazının nesinin iptalini isteyeceksin ki?

İzah etmeye çalışayım. Şimdi diyelim ki, bugün 18/02/2013'te bir takip açtık.
Ödeme emri borçluya 25/02/2013'te tebliğ edildi.
Borçlu 28/02/2013'te itiraz etti. Bu itirazını bana tebliğe çıkarmadı.
Ben de gidip dosyadan almadım.
İtiraz olduğu için işlem de yapamadım.
Tarihler 18/03/2014'ü gösterdiğinde, benim takibim düşmüş olmayacak mı?

Ben eğer 18/03/2014'ten sonra herhangi bir işlem istersem, önce dosyayı yenilemem gerekmeyecek mi?
Fakat dosya itirazlı olduğu için bu talebim reddedilmeyecek mi?
O zaman, yenilemek için itirazı tebliğ alıp, itirazın iptali davası açıp, onu kazanırsam mı yenileyebileceğim?
Fakat düşmüş olan bir takibin itirazı kalır mı?

Kaldı ki, diyelim ki ben itirazımı hiç tebliğe çıkarmadım, öbür taraf da hiç tebellüğ etmiş sayılmadı. Ne olacak o zaman, ilanihaye duracak mı o dosya? Borçlar Kanunu'ndaki zamanaşımı geçene kadar?

İcra İflas Hukuku dersini Nevhis Deren Yıldırım'dan aldığım için kanun bilgim gelişmemiştir. Ben icrayı stajda öğrendim - o da biraz biraz. Bu konu hakkında belki özel hüküm vardır, hiçbir fikrim yok. Bir bakayım diyeceğim, İİK'nın sistematiğini bile bilmem. Okulda bunu bile öğrenmedik, çok açık söylüyorum. Bu kadar da İİK cahiliyim, Yıldırım ekolü sağolsun. (Bunu okuyan Deren Yıldırım öğrencileri varsa tavsiyem, icra bilmediklerinin bilincinde olsunlar. Ellerinin altında bir Baki Kuru mutlaka bulunsun.) (Eşi olan Yıldırım için de öyle derler ama dersini almadım, onu Marmaralılara sorun.)

Buradan çıkan sonuç: İtirazı tebliğ ettirip süreyi başlatmakta fayda var. Çünkü hukuk artık "motamot" uygulanan bir şey, amaçsal yorum filan yok ortada. Ne deniyorsa yap, düşünmeden çalış, sevişmeden savaş.

İyi haftalar,
Göksun.

6 yorum:

  1. bu tip durumların önüne geçmek adına itiraza 7 tl'lik pul eklenip (bu da bu sene 8 olmuş) alacaklı vekiline tebliğe çıkartılır. başkaca bir durum olabileceğini sanmıyorum.

    YanıtlaSil
  2. uygulamada "zaman kazanmak için" tebliğe çıkarılmıyor ama bence de çıkarılmalı. ne o öyle tepende demokles'in kılıcı gibi :)

    YanıtlaSil
  3. hukukcu değilim ama alacak-verecek konusunda hüküm verebilmek için davaya konu olan alacak için belge talep etmiyor mu? İtiraz varsa belgeye olacaktır (ödedik biz bunu ya da öyle bir mal almadık/ayıplı çıktı, iade ettik gibi)... bu durumda davanın takip ihtiyacı neden? alacaklı hakkından vazgeçtiğini söyleyene kadar davanın devam etmesi gerekmez mi?

    YanıtlaSil
  4. sorunuzu tam anlayamadım. ama davaların/takiplerin düşmesi için tek koşul davacının/alacaklının vazgeçmesi değildir. bu kişinin dosyasını fiilen de takip etmesi aranır. belirli sürelere uymalıdır.

    icra takibinde itiraz için belge aranmaz. borçlunun gidip "itiraz ediyorum" demesiyle takip durur. alacaklının bu itirazın iptali için dava açması gerekir. (çünkü neyin ne olduğunun anlaşılması için yargılama yapılması gerektir, icra müdürü bunu yapamaz.) işte o davanın açılması için de bir süre vardır: itirazın alacaklıya ulaşmasından itibaren bir yıl. bir yıldan sonra dava açamaz, dosya düşer. alacaklı isterse başka bir dosya açabilir, ama o dosya düşer.

    buradaki prensip şu: "işiniz varsa doğru düzgün takip edin, borçlu size borç taktı diye ömür boyu peşine düşemezsiniz. zaten biz de ne sizinle ne borçlunuzla o kadar uğraşamayız." :)

    YanıtlaSil
  5. Marmara mezunu olarak kamil yildirim'in turk icra hukuku anlaminda hicbir sey ogretmedigini soyleyebilirim. Varsa yoksa alman hukuku.
    Ama onun asistani sağolsun bol bol ezber ettirdi. Odeme emrinin unsurlarini bile ezberlemistik sinavda cikar diye.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. alacaklının elinde ,borçlunun beyanı varsa ne olacak..ve bu beyan bakanlık tarafından soruşturma sonrasında bakanlığa verilmiş bir beyan ise? oh ne güzel.ona da itiraz et.

      Sil