7 Şubat 2012 Salı

RG - Şark hizmeti vs.

Herkese günaydın,

Resmi Gazete Haber Bülteni'nde bugün şunlar var, altını çizip yassılaştırdığım ibareler iptal edilmiş:

- Medeni Kanun 303/2'de değişiklik var. Soybağı meselesi. http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/02/20120207-16.htm
"MADDE 303.- Babalık davası, çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilir. Ananın dava hakkı, doğumdan başlayarak bir yıl geçmekle düşer.
Çocuğa doğumdan sonra kayyım atanmışsa, çocuk hakkında bir yıllık süre, atamanın kayyıma tebliği tarihinde; hiç kayyım atanmamışsa çocuğun ergin olduğu tarihte işlemeye başlar.
Çocuk ile başka bir erkek arasında soybağı ilişkisi varsa, bir yıllık süre bu ilişkinin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlar.Bir yıllık süre geçtikten sonra gecikmeyi haklı kılan sebepler varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir.”
Daha önceden babanın açacağı dava bakımından "her halde beş yıl içinde dava hakkı düşer" kuralı iptal edildiği için, hukuk politikasında tutarlılık adına bu değişikliği yapmışlar. Olmuş bence.

- Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu md. Ek 4'te de değişiklik var. Zorunlu hizmet meselesi. http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/02/20120207-20.htm
“EK MADDE 4- Tıp fakülteleri dekanlıkları ve eğitim hastaneleri baştabiplikleri mezun olan veya uzmanlık ve yan dal uzmanlık öğrenimini tamamlayan tabip ve uzman tabiplerin isim ve adreslerini onbeş gün içinde Sağlık Bakanlığına bildirmekle yükümlüdürler. Diploma ve uzmanlık belgelerinin Sağlık Bakanlığınca tescil işlemlerini müteakip en geç iki ay içerisinde, Devlet hizmeti yükümlülüğü olan personel, atama yerleri ve atama işlemine ilişkin süreç internet sayfasında ilân edilir. Bu ilân tebligat yerine geçer.
Eş durumu ve sağlık mazereti nedeniyle yapılacak atamalar hariç personelin görev yerleri, tercih hakkı verilmek sureti ile kurayla belirlenir. Atama sonuçlarının internet sayfasında ilânını müteakip, gerekli hallerde belgelerini tamamlamak üzere ilgili personele yirmi gün süre verilir.
Devlet hizmeti yükümlülük süresi, personelin atandığı yerde göreve katılması ile başlar. Belge ile ispatı mümkün zorunlu sebepler olmaksızın süresi içinde göreve başlamayanlar ile başladıktan sonra ayrılanların görev yapmadıkları gün sayısı Devlet hizmeti yükümlülük süresine ilave edilir. Ancak ilave edilen süre, atama yerine göre belirlenen asıl süreden fazla olamaz.
Devlet hizmeti yükümlülüğü kapsamındaki personel, bu görevlerini tamamlamadan mesleklerini icra edemezler.”
Bu şundan olmuş, doktor Şınak'tayken istifa edip sonra memuriyete dönmüş. Bu kez Mardin'e göndermişler. Herkese 500 gün zorunlu hizmet varken bu doktora 1000 gün uygun görmüşler. Doktor da dava açmış ve haklı bence. Neticede tek bir zorunlu hizmet var, buna zam yapmanın anlamı yok.

Ha eğer burada amaç doktorları istifadan kaçınır hale getirmekse, bunun yolu bu olmamalı. Çünkü istifa eden doktor zaten doğu hizmeti istemediği için ediyor, zaten neden geri dönsün ki? Döndüğü zaman bir de zamlı hizmet edecekse hiç dönmez.

Devlet kavramıyla aram bu yüzden hoş değil. Kardeşim vatandaşının memleketin bir yerinden kaçmasını istemiyorsan, orayı kaçılmayacak hale sen getireceksin. Böyle "kaçar da dönersen seni daha çok tutarım" diyerek olmaz bu işler, çünkü zorla gittiği yerden kaçan adam zaten dönmez.

- Vergi Usul Kanunu Ek 13'te de değişiklik var. Memura ek ödeme meselesi.
http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/02/20120207-19.htm
"4. Maliye Bakanı:
a) (Mülga : 5/7/1991-KHK - 433/16md.; Yeniden düzenleme: 19/8/1991-KHK- 449/3 md. Değişik : 20/3/1997-KHK - 570/12 md.)
Maliye Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının merkez ve taşra teşkilatında çalışan memurlar ile sözleşmeli personele (Vergi Denetim Kurulu Başkan ve Yardımcıları, Vergi Müfettişi ve Yardımcıları ile bağlı kuruluşların kadro karşılığı sözleşmeli personeli hariç) en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) % 200’ünü geçmemek üzere ek ödeme yaptırmaya, ..."
Yani işte "iyi bişey yapıyosan tüm memurlara yap" gibi bişey.

Çok sevgiler,
Göksun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder